Gündemde büyük bir sarsıntı! Fallout’un ünlü maskotu Vault Boy’a odaklanan bir teori dikkat çekiyor. Baş parmağının yukarı kaldırılması topluluk arasında büyük bir dedikodu konusu haline geldi. Ancak bu jestin aslında masum olduğunu belirtmek gerek. Yine de, Fallout serisi hayranları için gizemli bir gönderme olabilir mi?
Fallout serisi için bir başparmak
1997’de Black Isle Studios ve Interplay’in, PC platformundaki ilk Fallout’u piyasaya sürmesi, gerçek bir video oyunu dönüm noktasının habercisi oldu. Bu yeni ve ilginç kıyamet sonrası evrene dair Vault Boy adında bir maskot yaratıldı. Bu küçük karakter, sadece serinin yüzü değil, aynı zamanda Amerikan şirketi Vault-Tec’in ünlü sığınaklarının da simgesi oldu.
Vault Boy’un çizimlerinde genellikle başparmağını havaya kaldırdığı, göz kırptığı ve dev bir gülümsemeyle karşımıza çıktığı görülür. Fallout, nükleer bir felaket sonrası dünyayı ele aldığı için, bu jest hayranlar arasında viral olan bir teoriyi tetikledi. Bazılarına göre, maskot başparmağını yukarı kaldırarak ekran dışındaki mantar bulutundan daha büyük olduğunu gösteriyor. Bu da, karakterin gülümsemesinin nükleer radyasyondan uzak olduğunu ve bunun etkisinden kaçınacağını ima ediyor. Ancak, bu sadece bir teoriydi ve oyun geliştiricileri tarafından reddedilmişti. Ancak, 11 Nisan’da Prime Video’da yayınlanan Fallout serisi bu teorinin yeniden gündeme gelmesine yol açtı.
Prime Video’nun orijinal serisi tarafından resmileştirilen bir teori
Son derece sadık ve kanonik bir uyarlama olmasının yanı sıra, Fallout serisi bir hit. © Amazon Prime Video |
Cooper Howard’ın (dizideki adıyla Ghoul) soykırımın eşiğinde olduğu bir dönemde, ilk sezonun ilk bölümünde görülmesi dikkat çekici. Howard, daha önce komünistlere karşı orduda görev yapmıştır. Atom bombası patladığında, askerlerin güvenli bir mesafede olup olmadığını kontrol etmek için başparmaklarını mantar bulutunun önünde tutmaları gerektiğini kızına açıklıyor… ya da açıklamıyor. Dizi, Cooper Howard’ın Vault Boy’un başparmağını kaldırmasından sorumlu olabileceğini bile ima ediyor. Bu, dizi ile oyunlar arasındaki bağın açıkça görülmesini sağlıyor.
Fallout dizisinin post-apokaliptik evrene uygun olması bekleniyordu. Bu yüzden, bu başparmak yukarı hikayesini resmileştirme özgürlüğüne sahip oldu. Ancak dizi, oyunlarda henüz keşfedilmemiş bir dizi unsurun ilk kez ortaya çıkmasına da izin veriyor. Uyarlama, zaten karmaşık ve zengin olan evrenin lore’una katkıda bulunurken, oyunlara saygı göstererek iki kat başarı elde ediyor. Bu performans, Jonathan Nolan ve ekibinin takdiri hak ettiği anlamına geliyor, değil mi?